Hayatimda iki browser sistemi kullaniyorum. Birisinde calisiyorum, digerinde.. Chrome benim ne kadar iyi bir insan oldugumu düsünüyor, opera ise "Dude, what the fuck?"..
Kulaklik olmadan evden ayrilmak berbat bir sey. Bunca zaman müzik dinlemeyi sevdigimi düsünüyordum meger beynimden nefret ediyormusum. Tüm gün karisik güvensiz düsünceler playlisti saldiriyor.. "Hayatinla ne yapiyorsun, cok iciyorsun, yalniz öleceksin, buna sex mi diyorsun"
Ilk yanitin anasayfama düstügünde anlamistım: bütün o kaygısız görünüşünün altında duygulu, bir bakima içine kapanık bir insan olduğunu ve bunu sadece belli insanlarla paylastigini.. Ne sansliyim ki beni o insanlardan birisi yaptin. Buranin bana kattigi güzel seylerdensin. Seninle bilmiyorum ne zamandir sohbet ediyoruz ama sanki söylenmemis, söylenmesi/anlatilmasi/paylasilmasi gereken tonlarca an, yapilmasi gereken "üst düzey" binlerce saka varmis gibi hissediyorum. Umarim bu maceranin sonuna hic gelmeyiz. Son olarak kalemine güvendigim bir yazarin alintisiyla bitirmak istiyorum. "Şu anda, sana güzel bir söz söyleyebilmek için, on bin kitap okumuş olmayı isterdim. Gene de az gelişmiş bir cümle söylemeden içim rahat etmeyecek: seni tanıdığıma çok sevindim kendi çapımda. "