Kendinizi küçük yaşta hayata atılmış şekilde bulduğunuzda yapayalnız kalıyorsunuz.Bildiğiniz tek birşey yok,anlatan yok,yardım eden yok.Kendine sarılıp ağlarken önce kendi yaralarını sarmayı sonra da hayatı öğreniyorsun.Yanlışlar yapıyorsun hayatı çok hızlı yaşamaya başlıyorsun.Hatta öyle ki o hıza kendini kaptırıyorsun.Sen sen olmaktan çıkıyorsun,dedim ya onu yapmaman gerektiğini bilmiyorsun.Sonra yavaş yavaş doğruyu yanlışı ayırt etmeye başlıyorsun.Sen sen olmaya,olgunlaşmaya,kendini yenilemeye başlıyorsun.Yıllar eski 'seni' alıp götürürken,büyürken, yepyeni biri oluyorsun.
Hayata erken atılmanın bir sonucu da kendini keşfedememek oluyor.Ne seversin,ne yapmaktan zevk alırsın,hayallerin neler bunların hiç birini kendine sormamışsın onca zaman.Ben kimim? diyememişsin öyle hayata kaptırmışsın ki kendi kendini bile dinleyememişsin.Farkediyorsun, sen aslında hiç çocuk olmamışsın hemen büyümek zorunda kalmışsın,yorgunsun da..Yorgunluğun öyle fazla ki omuzunda öylece duran yükler seni yerin dibine sokmuş bir kez kafanı kaldırıp da etrafına bakamamışsın.
View more