Peygamberler ismet sıfatına sahiptir. Bu bakımdan onlar günah işlemezler. Ancak zelle denilen hatayı işleyebilirler. Ayrıca Peygamberler hakkında günah işlemiş ifadesini kullanmak doğru olmadığı gibi bu ifade onların mübarek ruhlarını incitebilir. Bu bakımdan Peygamberler hakkında konuşurken bu tür ifadeleri kullanmamak gerekir.Kaderi ikiye ayırabiliriz: Izdırari kader, ihtiyari kader."Izdırari kader"de bizim hiçbir tesirimiz yok. O, tamamen irademiz dışında yazılmış. Dünyaya geleceğimiz yer, annemiz, babamız, şeklimiz, kabiliyetlerimiz ızdırari kaderimizin konusu. Bunlara kendimiz karar veremeyiz. Bu nevi kaderimizden dolayı mesuliyetimiz de yok.İkinci kısım kader ise, irademize bağlıdır. Biz neye karar vereceksek ve ne yapacaksak, Allah ezeli ilmiyle bilmiş, öyle takdir etmiştir. Sizin sorduğunuz soruda bu alanda müzakere edilmektedir.Yani Hz. Ademin ve diğer insanların yaratılması tamamen Allahın iradesine bağlıdır.İnsanın asıl vatanı Cennettir. Bu bakımdan ilk insan Cennette yaratılmıştır. Hz. Adem ( a.s) cennete olmakla beraber Allah onları o haliyle cennette bırakmak için yaratmamış, onları daha ulvi bir gaye olan çoğalma ve imtihan vesilesi olmak gibi büyük bir gaye için yaratmıştı. Bu hikmetten onların malum hatayı işlemelerine meydan verdi.Allah'u teala günah işleme kabiliyeti olmayan meleklerle, hiç sorumlu olmayan hayvanları yaratmıştır.Bu iki varlıktan başka, hem melekleri geçecek kadar mükemmel, hem de aklı olmayan hayvanlardan daha aşağı olacak kadar kötü olma özelliğindeki insanı yaratmıştır. İşte böyle bir varlığın hangi özellikleri taşıdığının anlaşılması için şeytan yaratılmıştır.Mesela, altın ve bakırın karışık halden ayrılması için ateşte kaynatılması gibi, insan denen varlığın iyi ve kötü huylarının birbirinden ayrılması, iyi huylu Ebubekir (ra)ile kötü ruhlu Ebucehilin anlaşılması için Allah şeytanı ateşten yaratmıştır.