Hangi anlamda sorduğunu anlamadım fakat birini sevdiğizde nasıl olduğunu bilmeden anlarsınız. Koşulsuz değer verirsiniz. O sevgiyi içinizde hissedersiniz yani...
Bu 'mutluluk' tanımına bağlı. Şu sıralar hiçbir dilde mutluluk anlamına gelemeyecek kadar derin hissediyorum. Kana kana içtiğim kadehler yüreğimde parçalanmış, ömrümden ömür çalan bir yara var içimde. Anlamsızca yaşıyorum. Bir boşluk var içimde, boş olduğu kadar dolu. Dipsiz bir kuyuya iniyorum düşündükçe, boğazıma bir halat gibi sarılan düşünceler ile boğuluyorum. Karanlık ile dolup taşarken gördüğüm ışık yüzünden kör oluyorum. Nefes almamı engelleyen bir şeyler var, tam da içimde. Çırpınıp duruyor anlamsızca, kurtulamayacağı karanlık onu da sarmalarken. Çığlıklarım kulak zarımı delecek kadar sessiz. Kesiyor içten içe beni, susarak anlattıklarım. Yarını göremeyecek kadar körüm, bugünü bilemeyecek kadar geride takvimlerim. Geri geri gidiyor akrep, yelkovan. Ben sana soruyorum, mutlu hissediyor muyum?
İnsan psikolojisi sanırım ama çok da bilgili değilim. Fazlaca araştırıyorum, hoşuma gidiyor. İnsanların üzerinde test edebileceğim, analiz yapma yeteneğimi geliştirdiğini düşündüğüm ve hayatımın fazlasıyla içinden bir konu.
Bir süre gittim, havalar ısınsın biraz yine gideceğim. Yürüyüş kendisi hoş bir şey fakat genelde çevredeki insanlar rahatsız ediyor beni. Sabahları herkes uyurken, güneş yeni yeni ısıtırken dünyayı, yürüyüş yapmak kadar güzeli yok.
Evet, genel olarak insanların merakı ve üzerimde kurdkları belkş de farkında bile olmadıkları baskı. Bunları karşılamıyorum, genel olarak yokmuş gibi davranıyorum. Elimde bir beyzbol sopası, gelen her topa ıska. Öyle yani.