-Neden mutlu değilsin Zeze? +Neden mutlu olmalıyım? -Çünkü dünyaya bir kez geliyoruz. +İyi ki bir kez geliyoruz Portuga. -Neden? +İkinci hayatı kaldıramazdım.
Sana sarılmak Dünyayı kucaklamak gibi bir şey Okyanusları almak kollarına Gökyüzünü sarmak gibi Martıların çığlıklarını doldurmak yüreğine Rüzgarın sesiyle dans etmek. Sana sarılmak Baharın kucaklamak gibi bir şey Kışın bitmesi, Çiçekler açması içinde renk renk Ruhunun yeşermesi. Doru bir at sırtında doludizgin Alabildiğine yarışmak rüzgarlarla
Çok merak ediyorum kendimi Başıma birşey mi geldi Öldüm mü kaldım mı Hiçbir haber yok kendimden Bu sabah kapımı çaldım Kapıyı açan kendim Bir süre kendime baktım Bu güleç yüz bendim Oh ne güzel bir sabah Bugün de yaşıyorum demek Benden başka yok kimsem Beni merak edecek..
“Ben ona hislerimi anlatamayacağımı hissettim,sustum. Fakat kalbimde bir şey yıkılmıştı. Ben yalnız kalbimde ağladım. Hayatın meğer pek siyah,pek yaman,pek korkunç bir siması varmış.”
“Bıraksalar yıllarca bakasım var gözlerine, Dudaklarına bile sıra gelmeden,öylesine senelerce. Yetse ömrüm binlerce kez severim seni,yetmese de severim,sen sevme. Bırak zarar gören tek ben olayım bu hikayede. Isıtsa kalbin,mavilerce,pembelerce severim seni. Isıtma da severim,sen sevme. Korun gözyaşlarımı içine atmış kalbimden. Ya da bırak ben koruyayım,sen uzak dur benden..”
“Kitaplarla,resimlerle,güzel şeylerle dolu olan,insanların alçak sesle konuştukları,kendilerinin ve düşüncelerinin temiz olduğu bir havayı solumak istiyorum.”