Öylece bakakalacaksın dakikalarca gülümsemesi gözlerine işleyecek kuytu köşelere atıp kendini hüzünlü şarkıları dinleyeceksin sessizce hatta ağlayacaksın belkide kafanı yastığa gömüp gecelerce kimse bilmesin diyeceksin inkar edeceksin bile bile yaşayacaksın acını içinde hiçbir şey umursanmaz gelicek hayata dair ha yaşamışım ha ölmüşüm ne farkeder diyeceksin onsuzken binlerce kişi geçsede hayatından dolduramayacaklar açtığı boşluğu ve yutkunamayacaksın yalnızlıklarda o kadar yalnı hissedeceksin ki kendini oysa ki kalabalıkların arasında gittiğin her yerde aptal bir tebessüm saracak suratını iyiyim diyeceksin sadece ve susacaksın saatlerce eski aşk filmlerine bakacaksın oyalanmak için sanki her sahne sizin için yazılmış gibi gelecek ama bileceksin artık olmayacağını sıkılıp takacaksın kulaklıklarını açtığın her parça onu anımsatacak bir kaç damla göz yaşı akacak yanaklarında saklamaya çalışacaksın herkesten göz göze gelemeyeceksin kimseyle bir kupa kahveyi bile tutamayacaksın titreyen ellerinde yaslanıp duvara çökeceksin yavaşça yere ve teslim olacaksın göz yaşlarına acın dinmeyecek belki ama sadece adı kaldı dudaklarda ayrılığın tam buldum derken yine kalacaksın bir başına ama küçük bir tebessüm kalıcak içinde hiç unutmayacağın bir his ve bir aşk ölmüştür yine içinde yaşamaya değer başka bir şey varmış gibi...